DOKTORA TEZİ ARAŞTIRMA RAPORU- TÜRKİYE’DEKİ ÜNİVERSİTELERİN KURUM İÇİ İLETİŞİM SİSTEMLERİNİN GÖRME ENGELLİ BİREYLER AÇISINDAN ERİŞİLEBİLİRLİĞİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ -2025/İSTANBUL
DOKTORA TEZİ ARAŞTIRMA RAPORU
KONU: Türkiye’deki Üniversitelerin Kurum İçi İletişim Sistemlerinin Görme Engelli Bireyler Açısından Erişilebilirliğinin Değerlendirilmesi
GİRİŞ
Bu rapor, Türkiye’deki üniversitelerde yürütülen kurum içi iletişim faaliyetlerinin, görme engelli bireyler açısından erişilebilirliğini değerlendirmeyi amaçlayan doktora tezi çalışmasının bulgularına dayanmaktadır. Çalışma, yükseköğretimde fırsat eşitliğini sağlamaya yönelik stratejik adımların belirlenmesi amacıyla, görme engelli öğrencilerin eğitim süreçlerinde karşılaştıkları iletişim temelli erişim engellerini sistematik olarak incelemektedir.
Araştırmanın temel hedefi, mevcut yapısal ve yönetsel iletişim süreçlerini görme engelli bireylerin deneyimleri ışığında analiz ederek, erişilebilirlik ilkesi doğrultusunda uygulanabilir ve sürdürülebilir çözüm önerileri geliştirmektir.
Türkiye’de engelli bireylerin yükseköğretime erişimi yasal düzenlemelerle desteklenmeye çalışılsa da, pratikte karşılaşılan çeşitli iletişim engelleri, bu bireylerin akademik yaşama tam katılımını sınırlamaktadır. Bu noktada, üniversitelerdeki iç iletişim sistemlerinin erişilebilirliği, eğitimde eşitliğin sağlanmasında kritik bir rol oynamaktadır. Yönetsel bildirimler, akademik duyurular, dijital sistemler ve kampüs içi iletişim araçlarının erişilebilirlik düzeyi; görme engelli öğrencilerin bilgiye ulaşma, karar alma süreçlerine katılma ve haklarını kullanma kapasiteleri üzerinde doğrudan etkili olmaktadır.
Bu bağlamda araştırma, görme engelli öğrencilerin bireysel deneyimlerine odaklanarak mevcut iletişim altyapılarının ne derece kapsayıcı olduğunu değerlendirmiştir. Bu yöntemsel yaklaşım sayesinde yalnızca niceliksel değil, aynı zamanda bağlamsal ve öznel sorunlar da görünür kılınmıştır.
Bilgiye erişim çağdaş toplumlarda temel bir hak hâline gelmiştir. Dijitalleşmenin hız kazandığı günümüzde bireylerin yaşamın her alanına aktif katılımı için bilgi ve iletişim teknolojilerine eşit erişimi büyük önem taşımaktadır. Bu çerçevede erişilebilirlik yalnızca teknik bir mesele değil; insan haklarına dayalı sosyal bir sorumluluk ve demokratik katılımın vazgeçilmez bir bileşenidir. Dolayısıyla, üniversitelerdeki iç iletişim sistemlerinin engelli bireylerin ihtiyaçlarına uygun şekilde düzenlenmesi, bireysel gelişimi desteklediği gibi sosyal adaletin tesisi yönünde de kurumsal bir sorumluluktur.
Bu rapor, yükseköğretim kurumlarında görme engelli öğrencilerin bilgiye erişimini zorlaştıran iletişim engellerini görünür kılmayı ve bu engellerin ortadan kaldırılmasına yönelik stratejik politika önerileri sunmayı amaçlamaktadır. Bulgular yalnızca akademik çevreler için değil; aynı zamanda politika yapıcılar, üniversite yöneticileri, engelli öğrenci birimleri ve tüm ilgili paydaşlar açısından yol gösterici niteliktedir.
AMAÇ VE KAPSAM
Bu çalışmanın temel amacı, Türkiye’deki üniversitelerde yürütülen kurum içi iletişim faaliyetlerinin görme engelli öğrenciler açısından erişilebilirlik düzeyini değerlendirmek ve bu doğrultuda üniversitelerin daha kapsayıcı bir yapıya kavuşmasına yönelik öneriler sunmaktır.
Araştırma, özellikle iç iletişim süreçlerinin (duyurular, resmi bilgilendirmeler, öğrenci portalları, e-posta sistemleri, afiş ve ilanlar vb.) görme engelli öğrenciler açısından işlevselliğini analiz etmeyi hedeflemiştir.
Bu çerçevede üniversitelerin iç iletişim altyapısı, erişilebilirlik ilkeleri ve yasal düzenlemeler doğrultusunda değerlendirilmiş; görme engelli öğrencilerin bireysel deneyimlerine dayalı iletişim temelli sorunlar detaylandırılmıştır.
Çalışma yalnızca mevcut durumu tespit etmekle kalmayıp, yapısal ve sürdürülebilir iyileştirmeler için stratejik bir çerçeve sunarak, üniversitelerde engelli bireyler için eşit fırsatlar sağlayan bir iletişim kültürünün gelişmesine katkı sağlamayı hedeflemektedir.
ARAŞTIRMA YÖNTEMİ
Araştırma, nitel araştırma yöntemlerine dayalı olarak, olgubilim (fenomenoloji) deseniyle yürütülmüştür. Görme engelli öğrencilerin üniversite yaşamındaki iletişim deneyimlerini derinlemesine anlamak amacıyla yarı yapılandırılmış görüşmeler gerçekleştirilmiştir. Katılımcılar, Türkiye'nin farklı bölgelerindeki çeşitli devlet ve vakıf üniversitelerinde öğrenim gören görme engelli lisans ve lisansüstü öğrencilerden oluşmaktadır.
Veriler, uzman görüşüyle geliştirilen görüşme formları aracılığıyla toplanmış; etik kurallara uygun olarak sesli kayda alınmış ve katılımcı onamı doğrultusunda analiz edilmiştir. Elde edilen veriler, betimsel analiz yöntemiyle tematik olarak sınıflandırılmış; ayrıca üniversitelerin engelli öğrenci birimleriyle yapılan yazışmalar ve kamuya açık iç iletişim belgeleri de doküman analizi kapsamında değerlendirilmiştir.
Bu çok kaynaklı veri toplama yöntemi, çalışmanın güvenilirliğini artırmış; bireysel deneyimlerin kurumsal politika düzeyine taşınmasına olanak sağlamıştır.
BULGULAR
Araştırmada elde edilen bulgular, üniversitelerdeki iç iletişim faaliyetlerinin görme engelli öğrenciler için çeşitli sınırlılıklar barındırdığını göstermektedir. Tematik analiz sonucu öne çıkan başlıklar şunlardır:
Dijital Platformlara Erişim: Üniversite bilgi sistemleri, web siteleri ve e-posta sistemlerinin çoğu ekran okuyucu yazılımlarla tam uyumlu değildir. Bu durum, öğrencilerin ders kayıtları, sınav bilgileri ve idari duyurulara zamanında ulaşmasını engellemektedir.
Fiziksel Ortamlar: Duyuru panoları, yönlendirme levhaları ve afişler erişilebilirlik kriterlerine uygun değildir; bu da kampüs içi hareketlilikte ve bilgilendirmede dezavantaja yol açmaktadır.
İletişim Formatı: Akademik ve idari personelin kullandığı belge formatları genellikle erişilebilir değildir. Sesli mesaj, erişilebilir PDF gibi formatlar yaygın kullanılmamaktadır.
Engelli Öğrenci Birimlerinin İşlevselliği: Bu birimlerin işleyişi üniversiteler arasında farklılık göstermekte; bazı birimler etkin çalışırken, bazıları yetersiz kaynak ve personel nedeniyle işlevsiz kalmaktadır.
DEĞERLENDİRME
Eğitimde fırsat eşitliğini sağlamak, yalnızca yasal bir yükümlülük değil; aynı zamanda insan haklarına dayalı bir sorumluluktur. Türkiye’deki üniversitelerin, 5378 sayılı Engelliler Hakkında Kanun, 2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu ve BM Engelli Hakları Sözleşmesi kapsamında erişilebilirlik yükümlülüklerini tam olarak yerine getirmeleri gerekmektedir.
Ancak bulgular, iç iletişim sistemlerinin hâlen sistematik ve kapsayıcı biçimde erişilebilirlik odaklı yapılandırılmadığını ortaya koymaktadır. Bu eksiklikler, sadece akademik başarıyı değil; öğrencilerin psikolojik uyumunu, sosyal katılımını ve kuruma aidiyet duygusunu da olumsuz etkilemektedir.
SONUÇ VE ÖNERİLER
Bu çalışma, Türkiye’deki üniversitelerde yürütülen kurum içi iletişim sistemlerinin görme engelli öğrenciler açısından erişilebilirliğini değerlendirmiş ve mevcut yapının çeşitli yönlerden yetersiz olduğunu ortaya koymuştur. Araştırma bulguları, iç iletişim süreçlerinin halen sistematik, sürdürülebilir ve kapsayıcı bir erişilebilirlik politikası çerçevesinde yürütülmediğini göstermektedir.
Bu durum, görme engelli öğrencilerin bilgiye eşit erişimini kısıtlamakta ve yükseköğretimde fırsat eşitliği ilkesinin hayata geçirilmesini engellemektedir. Söz konusu erişim engelleri yalnızca akademik başarı üzerinde değil; aynı zamanda öğrencilerin sosyal entegrasyonu, psikolojik iyi oluşu ve kuruma duyduğu aidiyet hissi üzerinde de olumsuz etkilere yol açmaktadır.
Araştırma kapsamında elde edilen bulgular doğrultusunda aşağıdaki stratejik öneriler geliştirilmiştir:
1. Dijital Erişilebilirlik ve Teknoloji Altyapısı
Üniversitelerin web siteleri, öğrenci portalları ve e-posta sistemleri WCAG 2.1 erişilebilirlik standartlarına göre yeniden yapılandırılmalıdır. Tüm dijital platformlarda ekran okuyucu uyumluluğu test edilmeli ve periyodik denetim mekanizmaları oluşturulmalıdır. Üniversite mobil uygulamaları, görme engelli bireylerin sesli komut ve ekran okuyucu kullanımıyla erişebileceği şekilde optimize edilmelidir. Erişilebilir dijital duyuru panelleri, sesli yönlendirme sistemleri ve görme engelli kullanıcıya özel ayarlar içeren yazılımlar üniversitelerde yaygınlaştırılmalıdır.
2. Kurumsal İletişim ve Bilgilendirme Süreçlerinin Erişilebilirliği
Akademik ve idari duyurular erişilebilir formatlarda (ör. sesli mesaj, erişilebilir PDF, büyük puntolu belge vb.) sunulmalıdır. Kampüs içi fiziksel duyurulara alternatif olarak sesli bilgilendirme sistemleri ve Braille panolar kullanılmalıdır. İdari işlemlere dair tüm belgeler erişilebilir formatlarda hazırlanmalı ve görme engelli öğrencilerin erişimine açık hâle getirilmelidir.
3. Eğitim, Farkındalık ve İnsan Kaynağı Kapasitesi
Akademik ve idari personel için “erişilebilir iletişim” konusunda zorunlu hizmet içi eğitim programları düzenlenmelidir.
Tüm personel, görme engelli bireylerle etkili iletişim kurma becerileri açısından periyodik olarak değerlendirilmelidir. Engelli öğrenci birimlerinde görev yapan personelin teknik bilgi ve donanım açısından desteklenmesi sağlanmalıdır.
4. Engelli Öğrenci Birimlerinin Kurumsal Güçlendirilmesi
Bu birimlere daha fazla bütçe, personel ve yetki tahsis edilerek kurumsal karar alma süreçlerine aktif katılımları sağlanmalıdır.
Engelli öğrenci birimleri, yalnızca danışmanlık değil; aynı zamanda politika belirleyici ve denetleyici bir pozisyona sahip olmalıdır.
5. Fiziksel Erişilebilirliğin Geliştirilmesi
Kampüslerdeki yönlendirme levhaları Braille destekli, yüksek kontrastlı ve sesli yönlendirme sistemleriyle entegre hâle getirilmelidir. Kütüphane, yemekhane, fakülte binaları gibi tüm mekânlarda görme engelli bireylerin bağımsız hareket edebileceği düzenlemeler yapılmalıdır.
6. Eğitim Materyalleri ve Akademik Destek
Ders notları, sunumlar ve kitaplar; sesli format, braille baskı ve dijital erişilebilir formatlarda sunulmalıdır. Sınav düzenlemeleri, birebir öğrenme desteği ve özel ders uygulamalarıyla destek hizmetleri yaygınlaştırılmalıdır. Video içeriklerde altyazı, sesli betimleme ve işaret dili seçenekleri zorunlu hâle getirilmelidir.
7. Katılımcı Yönetişim ve Geri Bildirim Mekanizmaları
Görme engelli öğrenciler, üniversitelerdeki karar alma süreçlerine doğrudan katılabilmeli; örneğin danışma kurulları oluşturulmalıdır. Erişilebilir geri bildirim platformları aracılığıyla öğrencilerin görüşleri toplanmalı ve bu veriler hizmet iyileştirmelerinde kullanılmalıdır. Her fakültede, erişilebilirlik sorumlusu olarak görev yapacak bir akademik danışman atanmalıdır.
8. Yasal Denetim ve Standartların Uygulanması
Erişilebilirlik uygulamaları, YÖK ve ilgili kamu otoriteleri tarafından denetlenmeli; standartlara uymayan kurumlara yaptırımlar uygulanmalıdır. Üniversiteler iç yönetmeliklerine erişilebilirlik ilkelerini dâhil etmeli ve bu ilkelerin uygulamasını garanti altına almalıdır.
9. Toplumla Etkileşim ve Sivil Katılım
Üniversiteler, yerel yönetimler ve sivil toplum kuruluşları ile iş birliği yaparak, görme engelli bireylere yönelik projeler geliştirmelidir. Üniversite-toplum etkileşimini artırmak amacıyla erişilebilirlik temalı kampanyalar, eğitimler ve mentorluk programları yürütülmelidir.
10. Yenilikçi Teknolojilerin Takibi ve Entegrasyonu
Yapay zekâ destekli sesli asistanlar, gelişmiş ekran okuyucular ve akıllı yönlendirme sistemleri gibi teknolojilerin üniversite ortamlarına entegrasyonu teşvik edilmelidir.
Teknolojik gelişmelerin yakından izlenmesi ve erişilebilirlik alanına adaptasyonu için üniversiteler bünyesinde AR-GE birimleri oluşturulmalıdır.
Sonuç Olarak: Bu rapor, yalnızca bir durum tespiti değil; aynı zamanda yükseköğretim sisteminin daha adil, erişilebilir ve kapsayıcı hâle gelmesi için stratejik bir yol haritası sunmaktadır. Önerilerin hayata geçirilmesi, üniversitelerin kurumsal kapasitesini güçlendirecek; görme engelli öğrencilerin akademik başarılarının yanı sıra toplumsal katılımlarını da artıracaktır.
Saygılarımla,
Dr. Mustafa Öztürk